Sağlık

Anal Fissür İçin Botoks Çözümü

Halk arasında anal fissür olarak bilinen anal fissür sorunu, müdahale edilmediğinde önemli bir sorun haline gelerek kişinin yaşam kalitesini düşürür. Çoğu durumda hastaların mahcubiyeti ve çekingenliği nedeniyle uzman doktorlara muayene edilmemesi bu konuda gecikmelere ve anal fissürlerin kronikleşmesine yol açabilmektedir. Cilt kırışıklarını önlemek ve genç bir görünüm için uygulanan botoks, makat çatlakları için değerli bir çözüm sunuyor. Anal bölgeye enjekte edilen botoks, kas spazmını kesintili olarak azaltır ve çatlağın oturmasını sağlar. Memorial Kayseri Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Op. Dr. Hasan Uzer, botoks ile makat çatlaklarının tedavisi hakkında bilgi verdi.

 

Hastalar bunu genellikle cam kesiği ağrısı şeklinde tarif ederler.

İlk olarak 1934 yılında Lockhart-Mummery tarafından tanımlanan anüs fissür veya anal fissür problemi, bağırsakların son bölümünü oluşturan distal anal kanal ve duyusal sınır ağından güçlü olan anal epitelde oluşan çatlaklar veya ülserlerdir. Anal bölgedeki çatlaklar, buradaki hassas sınır ağı nedeniyle yaşam kalitesini düşürmekte ve özellikle dışkılama sırasında ve sonrasında devam eden, hastaların ‘cam kesiği’ ağrısı olarak tanımladığı belirgin anal bölge ağrısına, parlak kırmızı kanamaya, ıslaklığa ve kaşıntıya neden olmaktadır. . Bu sorunla karşılaşanlar tuvaleti kullandıktan sonra 1-2 saat yaşadıkları ağrının şiddetli olduğunu ve bu nedenle tuvalete gitmekten kaçındıklarını vurgulamaktadır.

 

Rahatsızlık iki aydan uzun sürdüğünde kronikleşir

Makat çatlamasına neyin sebep olduğu tam olarak bilinmemekle birlikte; Kabızlık, uzun süreli ishal, ağır kaldırma, soğuğa maruz kalma, cerrahi girişimlerin lokal travması ve lavman ve anal sfinkter dediğimiz kasın spazmı sorumlu tutulur. İki aydan daha kısa süren çatlaklar akut olarak değerlendirilir. Daha uzun süren, kas dokusuna ilerleyen ve içinde anal papilla ya da sentinel göğüs adı verilen meme uçlarının oluştuğu makat çatlakları kronik olarak tanımlanır.

 

Hasta hemoroid olduğunu düşünüp yanlış yöntemler uygulayabilir.

 

Hastaların değerli bir çoğunluğu makat çatlağı durumunda uzman hekimlere muayene olmaktan çekinebilmektedir. Bu sorunla karşılaşmak istemeyen çok sayıda kişi sorunun resen geçmesini beklemekte ya da bu bölgedeki ağrı ve kanamanın nedeninin hemoroid olduğunu varsayarak yanlış ve kulaktan dolma bilgilerle ilaç kullanmaktadır. Tüm bu sebeplerden dolayı çatlağın seyri giderek kötüleşmekte ve hastaların çoğu kronik evrede uzman doktorlara başvurmaktadır.

 

Hastalığın tedavisinde ilk aşamada posadan zengin beslenme, bol sıvı alımı ve medikal tedaviler önerilir. Çok etkili yerel medikal tedaviler ve diyet önerilerine rağmen düzelmeyen durumlarda cerrahi tedavi gündeme gelmektedir. Spazm geliştiren ve %90’a varan aktiviteye sahip olan kasın zayıflatılması prensibine dayanmakla birlikte en çok tercih edilen ve lateral internal sfinkterotomi dediğimiz bu cerrahi seçenek idrar kaçırma ya da gaz ve gaz ayrımı yapamama gibi sorunlara yol açabilmektedir. dışkı. Olası komplikasyon riskini en aza indirmek için deneyimli uzmanlar ve tam donanımlı hastaneler tercih edilmelidir. Bu konuda ameliyatsız tedavi uygulamalarına başvurmak isteyen hasta sayısı oldukça fazladır. Bu noktada botoks tedavisi gündeme gelmektedir.

 

Enjekte edilen botoks kas spazmını azaltır

Anal fissür tedavisinde amaç ağrı-kas spazmı kısır döngüsünü kırmak olduğu için bu noktada anal sfinkter spazmının kimyasal ajanlarla çözülebileceği düşünülmüş ve botoks tedavisi olarak bilinen botulinum toksini devreye girmiştir. seçenekler arasında. Gram(+) anaerobik bir bakteri olan Clostridium botulinum tarafından sentezlenen botulinum toksini, anal sfinktere enjekte edildiğinde spazm geliştirerek, kas spazmını kesintili olarak azaltır ve ameliyata gerek kalmadan çatlağın düzelmesini sağlar.

 

Ameliyathanede hafif anestezi altında yapılır.

Makat çatlaklarında botoks tedavisi lokal anestezik kremler sürülerek ayaktan tedavi koşullarında bile yapılabilmektedir. Ancak bölgenin hassasiyeti ve şiddetli ağrı nedeniyle ameliyathane kurallarında sedasyon denilen hafif bir narkoz verilerek yapıldığında işlem daha konforlu geçmektedir. Yolun avantajları şu şekilde sıralanıyor:

  • İşlem sonrası hastanede yatış gerekmez.
  • Sadece enjeksiyon şeklinde ince uçlu bir iğne ile uygulandığı ve gelişigüzel cerrahi kesi yapılmadığı için operasyon sonrasında hastada enfeksiyon riski düşüktür.
  • İşlemden sonra ağrı yok denecek kadar azdır.
  • Gaz-gaita kaçırma gibi önemli komplikasyonlar daha az görülür.
  • Medikal tedavilerde hastaların tedaviye ara vermesine neden olacak belirgin baş ağrıları görülmez.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort